Geleceğimizi mahvetmeyin!

Weser, Saar ve Tuna nehirlerinde yüzyılın sel felaketleri Almanya'da yılın ilk birkaç ayına damgasını vurdu. Aşırı hava olayları da dünya çapında hızla artıyor. İklim krizine doğru bu şekılde koşmaya devam edersek, bizi nelerin tehdit ettiğini gösteriyorlar: Ölümler, yaralanmalar ve. evlerini kaybedenler arasında umutsuzluk. Her yıl milyarlarca dolarlık ekonomik maliyet.  Küresel Güney'in birçok ülkesinde, boyut ve sonuçlar daha da ağır.

İklim krizi daha da somut hale geldikçe CDU/CSU ve FDP'nin iklimin korunmasına karşı şiddetli kampanya yürütmesi ve somut önlemleri engellemeye yönelik çalışması tamamen saçma. Yeni içten yanmalı araçların kullanımdan kaldırılmasına, ısınma dönüşümüne ve AB düzeyinde iklim politikalarına saldırıyorlar. AfD ise iklim krizini tamamen reddediyor. Bütün bunlar, iklimin korunması konusunda neredeyse hiç ilerleme kaydedemeyen Alman hükümetini ve AB Komisyonunu felç ediyor. Aksine, iklim krizini daha da kötüleştiren ve sadece modası geçmiş iş modelleriyle petrol ve gaz endüstrisine fayda sağlayan yeni fosil yakıt projeleri desteklenmeye devam ediyor.

Bir iklim hareketi olarak ne kadar çok şey başarabileceğimizi yüz binlerle sokakları doldurduğumuzda gördük. Şimdi bir kez daha iklimin korunması ve sosyal adalet için sesimizi yükseltmeye çağırılıyoruz.

Politikacılar, halk arasında belirsizliği körüklemek yerine, sosyal açıdan adil bir iklim korumasını kararlılıkla hayata geçirmelidir. Federal hükümet bunun için elverişli koşullar yaratırsa iklim dostu bir yaşam herkes için daha kolay olacaktır. Devletin cazip demiryolu taşımacılığına yatırım yapması, kırsal bölgelerde uygun fiyatlı e-mobiliteyi teşvik etmesi ve binaların sosyal açıdan adil bir şekilde enerji tasarruflu bir şekilde yenilenmesini desteklemesi, özellikle az parası olan insanların yararına olacaktır. Organik çiftçiler desteklenmelidir.

Bu nedenle politikacıları nihayet iklim koruma ve sosyal güvenliğe daha fazla yatırım yapmaya çağırıyoruz. Değişimi sosyal açıdan adil bir şekilde şekillendirebilir ve böylece sosyal uyumu güçlendirebiliriz. Tarihi bir iklim kirleticisi olarak Almanya'nın da iklimin korunması ve adaptasyon konusunda Küresel Güney ülkelerini destekleme sorumluluğu vardır.

20 Eylül Cuma günü, iklimin korunması ve sosyal adalet için, geleceğe yatırım için ve fosil yakıtlı yaşam tarzına karşı Fridays For Future ile Almanya'nın dört bir yanında sokaklara çıkacağız. İster yıllardır iklim grevlerine katılıyor olun, ister ilk kez bir gösteriye katılıyor olun - tüm yaş ve meslek gruplarının iddialı iklim koruması talebinde bize katılmasına ihtiyacımız var. Bizimle birlikte gösteri yapın!

#FridaysForFuture
#Klimastreik